İstanbul'daki Müzeler
İstanbul kenti pek çok konuda zengin ve görkemli olmasının yanı sıra tarih, sanat ve kültürü yakından keşfedebileceğiniz pek çok müzeye de ev sahipliği yapar. Tarihi öneme sahip müzelerin yanı sıra çağdaş sanatın en özgün örneklerini görebileceğiniz modern müzeler, yıl boyunca sergi ve konferanslar İstanbul’un atmosferini oluşturur. İstanbul'daki müzelerhakkında bilgi sahibi olmak isteyen herkes bu yazı sayesinde dilediği bilgilere ayrıntılı bir şekilde erişebilir. İstanbul uçak bileti ve İstanbul otobüs bileti alarak İstanbul'daki müzelerin keyfini çıkartabilirsiniz.
Yerebatan Sarnıcı
532 yılında Bizans İmparatoru I. Justinian tarafından yaptırılmış olan Yerebatan Sarnıcı’nın asıl amacı hem sarayın hem de o bölgede yaşamakta olan insanların su ihtiyacını karşılamaktı. Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethinden sonra belirli bir süre daha kullanılmış olan bu sarnıçlar bu kez de Topkapı Sarayı'nın su ihtiyacını karşılamaya başlamış. 140 metre uzunluğunda ve 70 metre genişliğindeki Yerebatan Sarnıcı, 100.000 ton depolama kapasitesine sahiptir. 9.800 metrekare üzerine inşa edilmiş olan bu yapıya 52 basamak inilerek ulaşılıyor. Çoğunluğu silindirik olan 336 sütun başlığının her biri farklı özelliklere sahiptir. Bazıları Korint üslubunu, bazıları Dor üslubunu yansıtır.
Sakıp Sabancı Müzesi
1933'ten 2004'e kadar Sakıp Sabancı, kendi hat koleksiyonunu, güzel yazıları, Kur'an-ı Kerim'in el yazmalarını ve son derece değerli kitaplarını yarattı. 1998 yılında Sabancı ailesi Emirgan'daki yalılarını Sabancı Üniversitesi'ne bağışladı. Bu değerli koleksiyon zaman zaman müzelerde sergileniyor. Türk milletine fayda sağlamak amacı ile bu sergilenmeye ihtiyaç duyulmuş. Sakıp Sabancı Müzesi dört yıl içinde kapılarını ziyaretçilere açmış. Yıllar içinde büyüyen ve gelişen koleksiyonun sergilenmekte olduğu bu müzede birçok etkinlik, konferans, seminer ve kısa sergi düzenleniyor. Bugün hala aktif olan müze, çocuklar ve aynı zamanda da yetişkin bireyler için eğitim programları da sunuyor. Sakıp Sabancı Müzesi konumu, müzecilik ve eser anlayışı nedeniyle Türkiye'de son yıllarda açılan en önemli müzelerden biridir. İstanbul'daki müze fiyatları söz konusu olduğunda hiç şüphesiz bu müzenin fiyatları da merak ediliyor. Müzeye giriş ise öğrenciler için ücretsiz.
İstanbul Modern Sanat Müzesi
İstanbul'un müzelerinden biri de İstanbul Modern Sanat Müzesi'dir. Aslında 2004 yılında açılan ve Türkiye'nin özel bir girişim tarafından kurulmuş olan ilk modern sanat müzesi olma unvanını elinde bulunduran İstanbul Modern Sanat Müzesi'nin arkasında yaklaşık 20 yıllık bir çalışma var. 8.000 metrekarelik bir alan üzerine kurulu olan müze, kurulduğu günden bu yana pek çok yerli ve yabancı turisti ağırlamaya devam etti. Müzede sergi ve pek çok resim galerisinin yanı sıra kütüphane, sinema, restoran ve atölye çalışmaları yer alıyor. İstanbul'daki müze fiyatları noktasında bu müzeye öğrenciler, öğretmenler ve 65 yaş üstü indirimli bir şekilde girebiliyor. İstanbul Modern Sanat Müzesi Yıllık Üyeliği satın aldığınızda yıllık üyelik sistemi, müzeye ücretsiz giriş, misafir ziyaretçiler için indirimler, sergi açılış davetleri, ücretsiz katılım ve çok daha fazlasını sizlere sunuyor.
Galata Mevlevihanesi Müzesi
Galata Mevlevihanesi, İstanbul'un ilk Mevlevihanesi unvanına sahiptir. 1509 Büyük İstanbul Depremi ve müteakip birkaç yangın, Mevlevihane'ye büyük zarar verdi. Ağırlıklı olarak 1851 ve 1859 yılları arasında gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları ona bugünkü görünümünü kazandırmıştır. Divan Mehmed Dede tarafından yaptırılan bu Mevlevihane, birbirinden çeşitli sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor.
İstanbul Fethiye Müzesi
1292 yılında inşa edilen yapı günümüze kadar gelebilmiştir. Kuzeyde inşa edilen ilk büyük kilise Meryem Ana'ya adanmıştır. Daha sonra, Mikail Paragiogos'un eşi Maria, daha büyük olanı inşa edilirken Kuzey Kilisesi'nin yanına daha küçük bir kilise inşa ettirdi. Meryem ve Mikail'in mezarı da bu taraftaki kilisededir. Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul'un fethi ile kilise manastıra dönüştürülmüştür. 1586 yılında Havarium Kilisesi'nden ortaya çıkan Patrikhane, Hristiyanlarda kalmış olduğu için daha sonra buraya taşınmıştır. Tüm eski kiliselerde olduğu gibi binanın şimdi müze niteliği taşımakta olan kısmında bulunan camii hala ibadete açık bir durumda.
Ancak cami, tarihi yapıyı yıkmamak için ezandan hemen önce açılıyor ve namazdan sonra direkt kapanıyor. 1938 yılında restore edilen yapı, Ayasofya Camii'ne bağlanmıştır. İstanbul'daki Fethiye Müzesi'ndeki mozaiklerin bazıları ne yazık ki zarar görmüş olsa da etkileyici güzelliği hala göz kamaştırıyor. Binanın kubbesi ve duvarları eski dönemlerden özellikle de 14. Yüzyıldan kalma mozaiklerle süslenmiş olup, ona geç Bizans mimarisinin bir dokunuşu verilmiştir. Geçmişte kilise olarak kullanılmasından dolayı müzenin mihrap alanında Hristiyan dini motiflerine sıklıkla rastlanmaktadır. İstanbul'daki müzeler hakkında bilgi edinmek ve bu eşsiz yeri ziyaret etmek isteyenler oldukça keyifli vakit geçireceklerdir.
Türk ve İslam Eserleri Müzesi
İlk olarak Süleymaniye külliyesinde Evkaf-ı İslamiye adı ile misafirlerini ağırlamaya başlamış olan Türk ve İslam Eserleri Müzesi; Cumhuriyet'in ilanı ile günümüzdeki adını almıştır. Adı cumhuriyet kararnamesiyle değiştirilse de, bugün müzenin bulunduğu İbrahim Paşa Sarayı, 1983 yılına kadar ziyaretçi alamamıştı. Türk ve İslam Eserleri Müzesi, tarih boyunca Türklerin yaşamına ve kültürüne ışık tutmakta olan metal ve tekstil, savaş silahları, halı dokuma ve daha birçok esere ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda İslam dünyasından pek çok yazma örneği de bu müze aracılığı ile ziyaretçilerle bir araya geliyor. Topkapı Sarayı ve Ayasofya Camii'nin sürekli varlığının gölgesinde kaldığı gözlemlenmekte olan Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İstanbul'un mutlaka görülmesi gereken yerlerinden biridir.